Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, DÜNYA Gazetesi yazı işleri ekibi ile bir araya geldiği toplantıda “Enerjide önümüzdeki en ciddi tehlike; pahalı Akkuyu elektriği” dedi. Kılıçdaroğlu, Akkuyu’da üretilecek elektriğin kilovat saatinin KDV hariç alım garantili 12,35 (dolar) cent olduğunu anımsatarak, “Normalde dünya ortalaması bunun 3’te birine yakın. Akkuyu Nükleer Santrali devreye girdiği zaman sanayici üç katı pahalı elektrik kullanacak” diye konuşmuş.
Projeye göre Akkuyu Nükleer santralinin 1.200 MW’lık dört reaktörü mevcut plana göre 2025 yılında tamamlandığı zaman 4.800 MW kapasiteye ulaşacak ve tam kapasitede yıllık 42 milyar kilovatsaat elektrik üretebilecek. % 90 kapasite ile çalışıp ortalamada yıllık 38 milyar kilovat saat elektrik enerjisi üretmesi öngörülüyor.
İlk iki ünitede elektriğin yüzde 70’i, diğer iki ünitede elektriğin yüzde 30’u Elektrik Satın Alma Anlaşması (ESA) kapsamında 15 yıl boyunca ortalama kilovatsaat başına 12.35 dolar sent üzerinden satın alınacak. ESA dışında kalan elektrik ise serbest piyasa koşullarına göre satılacak
Akkuyu Nükleer Güç Santrali’nin garanti verilen Elektrik Satın Alma Anlaşması (ESA) kapsamına karşılık gelen üretim 15 yılda 285 milyar kilovatsaati bulacak. Bu elektrik karşılığında santrali inşa eden Rus firmasına 35.2 milyar dolar ödenecek.
Hesap basit:
285 milyar kilovatsaat X 12.35 cent/kilovat = 35.2 milyar dolar.
Şimdi size bu 35 milyar dolar çok büyük bir maliyet olarak gelmiş olabilir elektrik enerjisini bu kadar pahalı alırsak bu işin sonu nereye varır diye düşünebilirsiniz lakin asıl turpun büyüğü heybede ve bu 35 milyar dolar sadece görünen hesap.
Bakınız bu nükleer santralde meydana gelebilecek bir kazanın maliyeti yanında bu 35 milyar dolar bile devede kulak kalacaktır. Dünyada son 35 yılda meydana gelen son iki büyük kazanın maliyetleri şöyle:
- Dünyanın en büyük nükleer faciasına sahne olan Çernobil Nükleer Santrali’nde 1986 yılındaki patlamanın üzerinden bunca yıl geçmesine rağmen etkileri hala devam ediyor. Patlamada 2 bin tonluk çatı havaya uçmuş ve 8 tonluk radyoaktif yakıt çevreye yayılmış ve atmosfere karışmıştı. Uluslararası Atom Enerji Ajansına göre, patlama nedeniyle Hiroşima’ya atılan atom bombasının 400 katı radyoaktif madde atmosfere karıştı. Patlamadan, 155 bin kilometrekare bölge etkilenirken, 52 bin kilometrekare tarım bölgesi 30 – 40 seneliğine kullanılamaz hale geldi. Yaklaşık 404 bin kişi yer değiştirmek zorunda kaldı. Kazanın toplam ekonomik maliyeti 235 milyar dolar olarak tahmin ediliyor.
- Fukuşima Nükleer Santrali’nde 11 Mart 2011’de, Çernobil’den sonra dünyanın ikinci en büyük nükleer santral kazası yaşandı. 160 binden fazla insan evlerini terk etmek zorunda kaldı. Radyasyondan Arındırma Özel Bölgesi’ndeki 840 kilometrelik alanın büyük kısmı hala radyoaktif elementler barındırıyor. Kazanın maliyetinin ilk 10 yıl için 250 milyar doları bulması bekleniyor.
Dünyada bugüne kadar Uluslararası Nükleer Olay Ölçeğine göre 22 nükleer kaza yaşanmıştır. Çernobil Nükleer Santrali, Fukushima Daichi Nükleer Santrali, Mayak Üretim Birliği, Three Mile Island Nükleer Santral, Tokaimura JCO Nükleer Santrali Fukushima Daini Nükleer Santral, Forsmark Nükleer Santral ve Daya Bay Nükleer Santral kazaları ilk akla gelenlerdir.
Akkuyu Nükleer Güç Santrali Türkiye’nin güneyinde Akdeniz kıyısında Mersin ili sınırları içindedir. Bir nükleer kaza olması halinde Adana, Mersin, Antalya Muğla ve hatta Konya gibi tarım ve turizm bölgeleri bu kazadan çok ağır bir şekilde etkilenecektir. Böyle bir kazanın insani, çevresel ve ekonomik maliyetini hesaplayabilecek bir babayiğit var mı?
Nükleer santral ile elektrik enerjisi elde etmenin bir diğer önemli maliyeti de nükleer atıkların 30 bin yıl kadar depolanması ve nükleer tesislerin söküm maliyetidir. Peki, bunların hesabını yapan var mı?
Bakınız nükleer enerji kullanarak elektrik üretmek elektrik üretmenin en pahalı, en tehlikeli ve kısacası en aptalca yoludur.
Bilimsel araştırmalara yönelik ve endüstriyel amaçlı çok küçük çaplı nükleer santraller dışında nükleer reaktör inşa etmek akıl almaz bir saçmalıktır.