Bugün 1 Mayıs literatürde İşçi ya da Emekçi Bayramı olarak geçiyor, sözde emeğe ve işçi sınıfına verilen değeri simgeliyor...
Memlekette herkesin dilinde “emek kutsaldır” sözü pelesenk olmuş olsa da emeğe kim ne kadar değer veriyor bunu bilmem ama emekçiye para verilmediğini çok net bir şekilde biliyorum.
Beni bilen bilir hesap kitap yapmadan kanıtsız fikir beyan etmem emekçiye para verilmediği daha doğrusu geçimine yetecek miktarda para verilmediğini ben değil bu ülkede devletin karşısına alıp emekçiler adına pazarlık masasına oturttuğu Türk-İş söylüyor.
Malum-u aliniz bu gün geçerli olan net asgari ücret 22.104,67 TL üstelik bu asgari ücret işe yeni başlamış vasıfsız ve kıdemsiz çalışanlara verilen bir manada geçici bir ücret de değil. Ülkemizde çalışan bir çok emekçi ya bu seviyede bir ücret ya da bu ücretin bir çıt üstünde ücret alıyor. Hatta daha da kötüsü bu ücretin altında ücret alanlar bile var memlekette.
Türk-İş tarafından hesaplanan Nisan 2025 dönemi AÇLIK ve YOKSULLUK sınırı ise şöyle:
- AÇLIK SINIRI: (DÖRT KİŞİLİK AİLENİN AYLIK GIDA HARCAMASI TUTARI) 24.035 TL.
- YOKSULLUK SINIRI: (GIDA İLE BİRLİKTE DİĞER TÜM TEMEL HARCAMALAR İÇİN HANEYE GİRMESİ GEREKEN TOPLAM GELİR TUTARI) 78.292 TL.
- BEKÂR BİR ÇALIŞANIN AYLIK YAŞAMA MALİYETİ: 31.142 TL.
- MUTFAK ENFLASYONU AYLIK %1,78 ON İKİ AYLIK %35,60 YILLIK ORTALAMA %51,58 OLARAK HESAPLANDI.
Türk-İş “Çalışanların yaptığı harcamaların önemli bölümünü oluşturan gıdada devam eden ve önlenemeyen fiyat artışları nedeniyle geçim koşulları her gün biraz daha ağırlaşmaktadır. TÜRK-İŞ hesaplamasına göre, sağlıklı ve dengeli beslenebilmek için dört kişilik bir ailenin yapması gereken aylık gıda harcaması tutarı son bir ayda 420 TL arttı. Aylık artışlar birikerek yılın ilk yarısına gelmeden ailenin mutfak harcamasına 1.904 TL ek yük olarak yansıdı. Yoksulluğun azaltılması ve giderek ortadan kaldırılması için ücret gelirlerinin gelir politikası çerçevesinde sadece enflasyon artışına bağlı olmadan iyileştirilmesi de gündeme gelmelidir.
TÜRK-İŞ tarafından hesaplanan açlık ve yoksulluk tutarları ücret düzeyi değildir. Dört kişilik bir ailenin yaşadığı haneye, temel ve zorunlu ihtiyaçlarının karşılanması için, aylık olarak girmesi gereken toplam gelirdir. Ancak ülkemiz şartlarına bakıldığında, özellikle ücretli çalışanlarda, hanede çalışan sayısının genellikle bir kişi olduğu ve haneye giren başka bir gelir kaynağının çok sınırlı olduğu görülmektedir. Bir çalışanın temel ihtiyaçlarını karşılamayan asgari ücretle ailenin geçimini sağlamak mümkün değildir.” Demektedir.
Türk-İş bu hesaplamada yalnız da değil KAMU-AR NİSAN 2025 AÇLIK-YOKSULLUK SINIRI araştırmasının sonuçları da şöyle:
- AÇLIK SINIRI 26 BİN LİRAYI AŞTI YÜKSEK ENFLASYON ÜLKEDEKİ AÇLIK VE YOKSULLUK RİSKİNİ HIZLA BÜYÜTÜYOR. AÇLIK SINIRI NİSANDA 452 LİRA ARTARAK 26 BİN 178 LİRAYA YÜKSELDİ
- YOKSULUK SINIRI İSE GIDANIN YANI SIRA BARINMA, ULAŞTIRMA, EV EŞYASI, SAĞLIK, EĞİTİM GİBİ İHTİYAÇ ALANLARINDA YAŞANAN FİYAT ARTIŞLARININ ETKİSİYLE BİN 182 LİRA ARTARAK 79 BİN 413 LİRAYA ÇIKTI. SON BİR YILDA AÇLIK SINIRI 6 BİN 288 LİRA, YOKSULLUK SINIRI 21 BİN 208 LİRA ARTTI.
Bütün araştırmaların sonucu aynı noktaya çıkıyor emekçiler bu ülkede haklarını alamıyorlar.
Emekçilerin hakkını vermeden sadece bayramını kutlamakla yetinen muktedirler emin olsunlar ki emekçiler ne o kutlamaları kabul edecek, ne atılan nutukları dinleyecek ve ne de uzatılan elleri sıkacaktır bu saatten sonra emekçiye kalan tek seçenek üretimden gelen gücünü sonuna kadar kullanmaktır...